Yaptigimiz isten ne kadar az keyif aliyorsak, güçlügün üstesinden gelmek için de o kadar irade gücüne ihtiyacimiz oluyor. Maalesef irade depomuz kolayca tükeniyor.
Bu durum, insanlari sürekli olarak yüksek bir seviyede performans göstermeye motive etmek için baska mekanizmalarin gerektigi anlamina geliyor. Bilim insanlari, içsel ve bilinçsiz motivasyonun performans kabiliyetlerini önemli ölçüde gelistirebilecegini göstermisler.
Ideal bir dünyada çalisanlar ister alanlarinda uzman olsun, ister isleri konusunda son derece motive kisiler; kendilerini sirketlerinin ticari hedefleriyle tamamen özdeslestirirlerdi. Fakat gerçekte her zaman böyle olmuyor ve bu durum, liderlik pozisyonundaki kisiler için dikkatleri motivasyonel becerilere çeviriyor.
Münih Teknik Üniversitesi Psikoloji Kürsüsünde çalisan Prof. Hugo Kehr söyle açikliyor: “Motivasyonun üç bileseni var. Birincisi bizim bilinçli hedef ve isteklerimiz; örnegin belli bir yasam standardina ulasmak için bir sirkette yüksek ücretli bir rol üstlenme istegi gibi. Fakat bilinçsiz ve dolayli güdüler de bize yön veriyor.
Bunlar duygularimiza derin kökler salarken, bir isi iyi yapma istegini de barindirabiliyorlar. Diger seylerde etki ve kontrol olusturabiliyor, kisiler arasi iliskilere dahil olabiliyorlar. Üçüncü motivasyonel bilesen ise bir role getirdigimiz beceri ve kabiliyetlere dayaniyor.”
Üç bilesenin tamami uyustugunda, isimizde yüksek ölçüde motivasyon kazaniyor, odaklaniyor ve mutlu oluyoruz. Fakat bilesenlerden biri kayipsa, irade gücü boslugu doldurmaya yardimci olabiliyor.
Ancak salt irade gücü veya öz kontrol bizi uzun süre idare etmiyor. Prof. Kehr, Münih Teknik Üniversitesinde çalisan spor psikologu Dr. Peter Gröpel ile birlikte bilinçsiz motivasyonumuzun irademizi nasil etkileyebilecegini arastirmis.
Buz Devri ile irade gücü testi
Bilinçsiz güdülerin etkisini arastirmak isteyen bilim insanlari, deneklere belli bir güçlügün üstesinden gelmelerini gerektiren bir görev vermisler.
Sonrasindaysa ikinci bir problem için ne kadar irade güçlerinin kaldigini incelemisler. Hipotez, bilinçsiz motivasyon seviyesi ne kadar yüksek olursa öz kontrolün de o kadar uzun süre hüküm sürecegi varsayimina dayaniyor.
Çalismanin birinci kisminda deneklere Ölü Ozanlar Dernegi filmindeki önemli sahnelerden biri gösterilmis. Bu sahnede baskici bir baba, çocugunun aktör olmasini kesin olarak yasakliyor.
Bir grup katilimcidan bu sahneyi yeniden canlandirmasi ve baba rolüne bürünmesi istenmis. Kontrol grubunun ise sadece diyalogu kagida geçirmesi gerekiyormus.
Deneyin ikinci kisminda deney görevlisi, katilimcilara Buz Devri animasyon filmindeki en komik sahnelerden birini gösterip gülümsemelerini veya gülmemelerini söylemis.
“Deneklerin her iki durumda da irade güçlerini kullanmasi gerekiyordu: Birinci kisimda, bir kameranin karsisinda nahos bir karakteri canlandirmalari ve ikinci kisimda da gülme dürtüsünü baskilamalari gerekmisti” diyor Gröpel.
Bilinçsiz motivasyonun gücü
Psikologlar standart testler yardimiyla, önceden katilimcilarin güç istencinin kuvvetini degerlendirmisler (yani diger kisileri etki altina alma veya onlari kontrol etmeye yönelik iç motivasyon). Arastirmacilara göre kuvvetli güç motivasyonu, baskici babayi oynama görevinde katilimcilara yardimci olabilirmis.
Bilim insanlari, daha kuvvetli bir güç motivasyonu barindiran katilimcilarin Buz Devri sahnesinde gülmemeyi daha kolay basardigini kesfetmisler. Prof. Kehr söyle açikliyor: “Buradan, birinci görevi yerine getirirken iç motivasyonlarindan faydalanabildiklerini çikarabiliyoruz; hatta böylelikle ikinci görev için daha çok irade güçleri kaliyor.” Aradaki bu farklilik, sadece çatisma hikayesini yeniden aktarmasi gereken kontrol grubunda ise görülmemis.
Benzer bir deneyde arastirmacilar bu sefer baska bir güdüyü incelemisler: Isleri iyi yapma ve bir takim mükemmellik standartlarina ulasma motivasyonuna. “Yine yüksek bir basari motivasyonu olan kisilerin irade gücü kaynaklarini tüketmedikleri ve böylelikle genel olarak daha iyi performans gösterdikleri belliydi” diyor Dr. Gröpel.
Bulgulari mesleki bir baglama yerlestiren arastirmacilar, içsel motivasyonun hedefli tesviklerle artirilmasini öneriyor. Çalisanlar da bu sayede zor durumlarin üstesinden gelmek için daha düsük miktarda enerjiye ihtiyaç duyacak ve sonraki görev veya zorluklarda daha yüksek motivasyon seviyeleri sergileyebilecekler.
Prof. Kehr bir örnek veriyor: “Güçle motive olan bir bireye, sirkette bir takim lideri pozisyonlari saglanabilir. Basariyla motive olan bir çalisan ise düsük miktarda bürokratik islemin bulundugu yaratici projelerle en iyi sekilde desteklenebilir.”
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.